22 Mayıs 2025, Perşembe
Haber Giriş: 21.05.2025 15:15 | Son Güncelleme: 21.05.2025 15:26

Sabah kalkınca mı yoksa yatmadan önce mi duş alınmalı?

Mikrobiyoloji araştırmaları, yıllardır tartışma konusu olan 'Sabah kalkınca mı yoksa yatmadan önce mi duş alınmalı?' sorusuna net bir görüş sunuyor
Sabah kalkınca mı yoksa yatmadan önce mi duş alınmalı?
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

İnsanlar sabah duşu almayı sevenler ve akşam duşu sevenler olarak ikiye ayrılıyor. Bir taraf, uyanmalarına ve güne taze başlamalarına yardımcı olduğunu düşünerek sabah duşunu seviyor. Diğer taraf ise günün yorgunluğunu alıp uyku öncesi rahatlamaya yardımcı olduğunu düşündükleri için akşam duşunu tercih ediyor. Peki, araştırmalar ne söylüyor? Independent'a yazan mikrobiyolog Primrose Freestone bu sorunun net bir cevabı olduğunu söylüyor. 

Sabah veya akşam fark etmeksizin duş almak, hijyen rutininin ayrılmaz bir parçası. Ciltteki kir ve yağın temizlenmesine yardımcı olmakla beraber enfeksiyonların da önlenmesini sağlar. Ter kokusunu yok etmesi de cabası. 

Birçoğumuz vücut kokusunun terden kaynaklandığını düşünsek de, bu koku aslında cildimizin yüzeyinde yaşayan bakteriler tarafından üretilir. Taze terin aslında kokusu yoktur. Ancak ciltte bulunan bakteriler (özellikle stafilokoklar) teri doğrudan bir besin kaynağı olarak kullanır. Terin parçalanması sırasında açığa çıkan kükürt içeren tiyoalkoller adlı bileşikler, tanıdık keskin vücut kokusunun asıl nedenidir.

Sabah mı, akşam mı?

Gün boyunca vücudunuz ve saçlarınız, normal olarak ter ve sebum (yağ) birikiminin yanında, kirletici maddeler ve alerjenlerle (toz ve polen gibi) kaplanır. Bu partiküllerin bir kısmı kıyafetleriniz tarafından tutulsa da, diğerleri kaçınılmaz olarak çarşaflarınıza ve yastık kılıflarınıza geçecektir.

Cildinizden gelen ter ve yağ, cilt mikrobiyotanızı oluşturan bakterilerin çoğalmasını da destekler. Bu bakteriler daha sonra vücudunuzdan çarşaflara geçebilir.

Akşamları duş almak, gün boyunca cildinizde biriken alerjenlerin, terin ve yağın bir kısmını temizleyerek bunların çarşaflarınıza geçmesini azaltabilir.

Ancak, yatağa girmeden hemen önce duş almış olsanız bile, gece boyunca – sıcaklık ne olursa olsun – terlemeye devam edersiniz. Cilt mikroplarınız bu terdeki besinleri tüketir. Bu da sabah olduğunda hem mikrop kalıntılarını çarşaflarınıza bırakmış olacağınız, hem de vücut kokusuyla uyanabileceğiniz anlamına gelir.

Akşam duşunun temizlik etkisini özellikle geçersiz kılan durum, çarşaflarınızın düzenli olarak yıkanmamasıdır. Çarşaflarınızda bulunan mikroplar, uyurken temiz vücudunuza geçebilir.

Akşam duşu almak, ölü cilt hücrelerinin dökülmesini de engellemez. Bu da bu hücrelerin akarlarının besin kaynağı haline gelebileceği anlamına gelir. Eğer çarşaflarınızı düzenli olarak yıkamazsanız, dökülen ölü cilt hücreleri birikerek daha fazla akarın beslenmesini sağlar. Bu akarlardan çıkan dışkılar alerjileri tetikleyebilir ve astımı kötüleştirebilir.

Öte yandan, sabah duşları ölü cilt hücrelerini, gece boyunca terlediğiniz teri ve çarşaflardan bulaşmış olabilecek bakterileri temizlemeye yardımcı olabilir. Özellikle yatağa girerken çarşaflarınız yeni yıkanmış değilse, bu önemlidir.

Sabah duşu almak, vücudunuzun gece boyunca edindiği cilt mikroplarından arınmış şekilde yeni kıyafetlerinizi giymenizi sağlar. Ayrıca, kokuyu oluşturan bakterilerin besleneceği ter miktarını azaltarak, gün boyunca daha taze kokmanıza yardımcı olabilir. 

Çarşaf ve yastık hijyenine dikkat

Elbette herkesin duş alma tercihi farklıdır. Ancak hangi zamanı seçerseniz seçin, duşun etkinliğinin kişisel hijyen rutininizin (çarşafları değiştirmek gibi) birçok unsuruyla bağlantılı olduğunu unutmayın. Çarşaf ve yastık kılıflarınızı en az haftada bir kez yıkamalısınız; böylece biriken ter, bakteri, ölü deri hücreleri ve yağlardan kurtulabilirsiniz. Yıkama işlemi ayrıca, çarşaflarda oluşabilecek mantar sporlarını ve bu kokulu mikropların büyümesini sağlayan besin kaynaklarını da ortadan kaldırır.

OSZAR »